Ana içeriğe atla

23.11.19


CHP'linin kendisiyle görüştüğü iddialarına sert çıktı ve CHP lideri Kılıçdaroğlu'na meydan okudu.

Haber Merkezi    Yeni Şafak


Cumhurbaşkanı Erdoğan
Cumhurbaşkanı Erdoğan

BEĞENDİM
 
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
Bakın çok açık net, diyorum ki eğer böyle bir şey olduysa ben Cumhurbaşkanlığımı ortaya koyuyorum. Bay Kemal CHP’nin başına bela olmaktan ayrılacak mı ayrılmayacak mı? O da kendini ortaya koysun.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Gerçekten Bay Kemal olmak kolay değil
 OYNAT 02:11
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Gerçekten Bay Kemal olmak kolay değil
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan İzmir'de Dokuz Eylül Üniversitesi Veterinerlik Fakültesinde Kiraz Belediyesi tarafından düzenlenen programda gündeme dair açıklamalarda bulundu. Erdoğan, 'Gerçekten Bay Kemal olmak kolay değil. Bunun için önce bürokrat olarak SSK'yı batıracaksın. Siyasete girecek verdiğin her sözden döneceksin. Kaset komplosu ile partin çalkalanırken önce aday olmayacağım diyecek ertesi gün sözünden döneceksin' ifadelerini kullandı.


BEĞENDİM
 
Suriye'ye kaçmaya çalışıyorlar ama oraya kaçamayacaklar. Çünkü ona göre oralarda farklı stratejiler uyguluyoruz, oralarda farklı tedbirler aldık.
Yedi düvele karşı verdiğimiz mücadele ile ülkemizi içine düşürülmek istenen sinsi oyundan kurtarmayı başardık.
Palet fabrikası ile ilgili her türlü yalanı söylüyor, satılan bir şey yok.

Bakan Dönmez duyurdu: Dördüncü sondajı yapıyoruz

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Türkiye'nin şu anda Doğu Akdeniz'de dördüncü sondajı yaptığını belirterek, "Buluncaya kadar aramaya devam edeceğiz. Hem kendi haklarımızı hem KKTC'deki soydaşlarımızın haklarını sonuna kadar savunacağız." dedi.

Bakan Dönmez duyurdu: Dördüncü sondajı yapıyoruz
AA
Dönmez, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Bakanlığının 2020 yılı bütçesi üzerindeki görüşmelerde, milletvekillerinin soru ve eleştirilerini yanıtladı.
Doğu Akdeniz'de devam eden sondaj çalışmalarına değinen Dönmez, "Doğu Akdeniz'de şu anda dördüncü sondajı yapıyoruz. Buluncaya kadar aramaya devam edeceğiz. Hem kendi haklarımızı hem KKTC'deki soydaşlarımızın haklarını sonuna kadar savunacağız. Bugünkü sorunun müsebbibi, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin öteden beri uzlaşmaz tavrıdır. 'Annan Planı' o gün geçmiş olsa bugün bu tartışmaları yaşamıyor olacaktık. Doğu Akdeniz'de ülkemize ve kurumlarımıza birtakım tehditler yapılıyor olsa da hiçbirisini dikkate almıyoruz ve sonuna kadar da bu işi yapacağız." değerlendirmesinde bulundu.
Dönmez, enerji tesislerinin ve madencilik faaliyetlerinin sürekli doğayı tahrip eden bir pozisyonda görülmesi için algı oluşturulmaya çalışıldığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Enerji sektörünün şöyle bir esnekliği fazlaca yok: Örneğin bir gıda tesisi yapmak istiyorsunuz, mümkün olduğunca ham maddeye yakın, pazara yakın seçebilirsiniz ama madencilik yapıyorsanız maden neredeyse oraya gidip o faaliyeti yapmak zorundasınız. Kaynağa bağlı bir elektrik üretim tesisiniz varsa yani kömür varsa yanına santral, rüzgarın en güçlü estiği yere türbin koyuyorsunuz. Güneş panelleri aynı şekilde, güneşlenme saatinin çok olduğu yerleri seçmek zorundasınız. Bunlar ister istemez kaynağa bağımlı projeler olmak zorunda. Zaman zaman şu eleştiriyi alıyoruz, sanki bütün ormanlık alanlarda madencilik faaliyeti yapılıyormuş gibi... Arkadaşlarımız orman idaresiyle görüştüler. Bizim madencilik faaliyeti yaptığımız alanların büyüklüğü, orman alanının sadece binde 3'ü."
Fatih Dönmez, Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nde "çatlak" olduğu iddialarına ise şöyle yanıt verdi:
"Kesinlikle böyle bir şey söz konusu değil. Kullanılan en ufak parçaya kadar, bir vida ve somuna kadar tüm parçaların ürünlerinin belgeli olması ve akredite kurumlar tarafından da sertifikalandırma zorunluluğu var. Nükleer Düzenleme Kurumu uzmanları orada. Nükleer konusunda tecrübeli yabancı uzmanlarımız da var. Diyelim ki yanlış imalat oldu; söktürülür, yeniden yaptırılır. Herhangi bir sorun ya da sıkıntı yok."
Konuşmaların ardından, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, Nükleer Düzenleme Kurumu, Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu, Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü, Nadir Toprak Elementleri Araştırma Enstitüsü, Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün bütçeleri kabul edildi.

CHP'li Kesici'den 'Saray'a gitme' açıklaması

CHP İstanbul Milletvekili İlhan Kesici, Habertürk TV Ankara temsilcisi Bülent Aydemir'in, canlı yayında söylediği sözlere yanıt verdi.

cumhuriyet.com.tr
21 Kasım 2019 Perşembe, 18:19
HaberTürk Ankara temsilcisi Bülent Aydemir, Saray'a gidip Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşme yaptığı iddia edilen ismin CHP  İstanbul Milletvekili İlhan Kesici olabileceğini iddia etti.  İlhan Kesici, Aydemir'in sözlerine "Bir CHP milletvekilinin, CHP Genel Başkanı'ndan habersiz ve gizli bir şekilde Cumhurbaşkanı'nı ziyaret etmesi her ne sebeple olursa olsun çok adi ve alçaltıcı bir durumdur" diyerek yanıt verdi. 
Habertürk TV canlı yayınında konuşan Aydemir şunları söyledi:
"Son dönemi mercek altına alırsak Kemal Kılıçdaroğlu'na bayrak açan bir Muharrem İnce... Genel başkan olmak istediğini biliyoruz. İnce'yi AK Parti'ye yakın çevreler, medya grupları destekledi. Ancak Muharrem İnce 'Böyle ahlâksız bir girişimde bulunmam' dedi ve reddetti.
Ekrem İmamoğlu ismi akla geldi. İmamoğlu da kendi nezdinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a rakip olacak bir isim. İBB'yi aşan siyasi girişimler içinde daha şimdiden. İmamoğlu ismi de böylece bertaraf edilmiş oluyor.
Geriye başka bir isim kalıyor: İlhan Kesici...İlhan Kesici'nin CHP Genel Başkanlığı'na aday olmak istediğini duyduk. Hatta bir dönem Cumhurbaşkanlığı adaylığı için ismi geçti. Ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bir görüşme yaptı. Bu isimler akla geliyor. Şimdi biz hem bu isimleri yıpratmış oluyoruz zikrederek ama bu kadar konuşulduktan sonra da bunları ifade etmek lazım. Rahmi Turan'a düşen böyle bir yazı yazdıysa bu ismin kim olduğunu açıklamak olmalı."

KESİCİ'DEN YANIT

Bülent Aydemir'in, sözlerine İlhan Kesici ise Twitter hesabından yaptığı açıklama ile cevap verdiKesici, "Bir CHP milletvekilinin Genel Başkanından habersiz ve gizli bir şekilde Cumhurbaşkanını ziyaret etmesi her ne sebeple olursa olsun çok adi ve alçaltıcı bir durumdur ve ayrıca hayatımın hiç bir döneminde CHP Genel Başkanı olmak gibi bir niyet veya talebim olmamıştır" ifadelerini kullandı.

NE OLMUŞTU?

Sözcü gazetesi yazarı Rahmi Turan, dü, köşesinde 9 Kasım akşamı CHP'li bir siyasetçinin Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı Saray'da ziyaret ettiğini söylemişti. Turan, Erdoğan'ın CHP'li isme, "Türkiye'nin güvenliği için senin CHP Genel Başkanı olman gerekir" dediğini aktarmıştı.

İzmir’de toplanan belediye başkanlarına seslenen Kılıçdaroğlu, AKP iktidarına yüklendi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin belediye başkanlarının 7.5 ayda enkaz edebiyatı yapmadan israftan kaçınarak vatandaş için çalıştığını belirterek “17 yıldır bu ülkeyi yönetenler Türkiye’yi ne hale getirdi? Cepleri için çalıştılar, vatandaşlar için değil” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bin liranın altında emekli maaşı alan olmadığı yönündeki sözlerini yanıtlayan Kılıçdaroğlu, 800 binden fazla kişinin bin liranın altında aylık aldığını belirtti. HDP’li belediyelere kayyım atanmasını eleştiren Kılıçdaroğlu, “Demokrasiye indirilen bir darbedir. Halkın iradesine bir darbedir. Her siyasi partinin ortak hedefleri vardır: Demokrasi, insan hakları gibi. Beğenmediğiniz bir partinin belediye başkanlarını görevden alıp topluca atama yapıyorsanız vatandaş neden oy kullandı? İktidara sormak lazım: Sandığı neden koydunuz?” diye konuştu.

cumhuriyet.com.tr
23 Kasım 2019 Cumartesi, 00:00
CHP’nin, İzmir’de önceki gün 11 büyükşehir, 10 il başta olmak üzere bütün CHP’li belediye başkanlarının katılımıyla başlayan “Yerel Yönetimler Reformu ve Yerel Demokrasi Buluşması” çalıştayı “Kardeş Kentler, Çağdaş Kentliler” sloganıyla gerçekleştirildi. 
Açılışta konuşan CHP lideri Kılıçdar-oğlu şu değerlendirmelerde bulundu:
- İLKLERİ YAZIYORUZ: Bütün belediye başkanlarını kutlamak istiyorum. Diyeceksiniz ki: “Ne oldu da bizi kutluyorsunuz?” 7.5 aylık dönemde çok şey oldu. Yanlışlarınız varsa düzelttik, doğruları büyütmeye çalıştık. Yerel yönetimlerde ilkleri yazıyoruz. Başka partilerden belediye başkanlığını devralan arkadaşlarıma ve halka seslenmek istiyorum: Arkadaşlarımız çok zor bir tabloyu devraldığını, belediyenin borç batağında olduğunu gördüler. Hiçbir belediye başkanımız bir enkaz edebiyatının arkasına saklanmadı. 
- İSRAFTAN KAÇINDI: İsraf haramdır diyoruz. İsraf denizinde yüzüyorlar. Siz israftan özellikle kaçındınız. Tasarruf yaptınız. Bir beldenin ve büyükşehir belediyesinin nasıl yönetileceğini gösterdiniz. Ankara Büyükşehir Belediyesi 7.5 ayda 387 milyon lira bütçe fazlası verdi. Batak içindeki bir belediyeden geldiğimiz nokta. 20-25 yıl içinde yapılan israfı düşünün. 
- TOPLU İNTİHAR EDENLER VAR: Saray’daki zat duysun; Size bir teşekkürüm de şeffaflıktan ötürü. İhalelerinizi canlı yayımlıyorsunuz. Düne kadar saydamlık, şeffaflık diye bir kavram yoktu. Bir ekonomik kriz yaşıyoruz. Toplumsal ve sosyal boyutları var. Aç yatan 100 binlerce çocuk var. Geldiğimiz ekonomik krizin geniş halk kitlelerini vurduğunu görüyoruz. Kendisini yakan, intihar eden insanlar var. Onu geçtik toplu intihar edenler var.
- CEPLERİ İÇİN ÇALIŞTILAR: İstanbul Büyükşehir’den örnek vereceğim. Bu yıl 30 bin dar gelirli öğrenciye yardım yapılacak. Nereden buldu bu parayı? İsrafı engelleyerek. 800 binden fazla kişi bin liranın altında aylık alıyor. 17 yıldır bu ülkeyi yönetenler Türkiye’yi ne hale getirdi? Cepleri için çalıştılar, vatandaşlar için değil. Yakınları, dünürleri, torunları için çalıştılar. Siyasette yeni bir dönem başlattık. Bazı belediye başkanlarımız aile sigortasının bir benzerini uygulamaya çalıştılar. Adana’da Seyhan’da, Ankara’da Yenimahalle’de uygulandı. Yoksul mahallelerden başlayarak kreş yapacağız. İstanbul Büyükşehir’de karar alındı. Cepten 5 kuruş çıkmadan kreş yapılacak. Şehir hastaneleri gibi değil ama. 17 yılda ülke yönetimi, 25 yılda da yerel yönetimlerde yapamadıklarını biz yapacağız. 
- TANK PALET PEŞKEŞİ: Birileri ülkemizin en değerli varlıklarını başka bir orduya peşkeş çekiyorsa bunu seslendirmek ve buna karşı durmak bizim namus borcumuzdur. Tarihin CHP’ye yüklediği görevdir. Tank Palet Fabrikası’nı kastediyorum. Katar ordusuna bedava verildi. Katar ordusuna TSK’nin fabrikasını 25 yıllığına peşkeş çekmek devlete, vatana ihanettir. Nokta. Keşke bu noktada mahkemeye verse de derdimizi anlatsak. Göz göre göre bu kadar hukuksuzluk bizim tarihimizde yok.

‘SARAY, KUKLAYA ÇEVİRMEK İSTİYOR’

Belediye başkanları kampının ev sahipliğini yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, ekolojik bir krizle karşı karşıya olduklarını, mevcut politikaların yerelden başlayarak değişmesi gerektiğini belirterek “Ankara’da masa başında hazırlanan yerel yönetim paketi umarız bunu göz ardı etmez” dedi. Yerel yönetimlerden sorumlu CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, genel ekonominin düzelmesinin belediyelerin olanakları dışında olduğunu belirterek “Belediyeler işsizliği çözemez, doları düşeremez” ifadelerini kullandı. Torun, Saray’ın HDP belediyelere kayyım atarken, CHP’li belediyelerin de yetkisiz ve etkisiz birer kuklaya çevirmeye çalıştığını söyleyerek, “CHP buna asla izin vermeyecektir. Sandıkta kazandığımızı masa başı oyunlarıyla kurban etmeyeceğiz” diye konuştu.

‘CUMHURBAŞKANLIĞI’NI KUMAR MASASINA SÜRER GİBİ...’

CHP Sözcüsü Faik Öztrak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gazeteci Rahmi Turan’ın yazdığı “Saray’da CHP’li bir isimle görüştüğü” iddialarına ilişkin CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na seslenerek “Ben Cumhurbaşkanlığımı ortaya koyuyorum, acaba sen genel başkanlığını ortaya koyabiliyor musun?” sözlerine tepki gösterdi. Erdoğan’ın hem CHP’yi karıştırmak hem de vatandaşın yakıcı gündemini karartmak için bir hamle yaptığına işaret ederek “ ‘Sen açıkla ben Cumhurbaşkanlığımı ortaya koyuyorum’ diyor. Yani Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanlığı’nı kumar masasına sürecek kadar gözü dönmüş vaziyette. Kimin Cumhurbaşkanlığı’nı ortaya koyuyorsun. Peki bu kadar kızgınlığın sebebi ne? Çünkü oyun bozuldu. Milletin yoksulluğunun, işsizliğinin, insanların umutsuzluğunun, umutsuzluğa kapılan aile babalarının, ailelerini de yanlarına alıp bu dünyadan göç etmelerinin üstünü bir şekilde örtmeleri lazım. Bu iş için Cumhurbaşkanlığı’nı ortaya koymak bu iş için biraz fazla gelir. Onu Tank Palet Fabrikası’na sakla. Bunun kim olduğunu ya Saray’ı yöneten kişi - yani AKP Genel Başkanı Erdoğan açıklayacak - ya da yazar açıklayacak” dedi.


Süleyman Soylu: DAEŞ'in baş bombacısı yakalandı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "DAEŞ'in baş bombacısını yakaladık" dedi. Soylu, terör örgütünün önemli bir isminin Suriye'nin Azez kentinde yakalandığını ve o teröristin kimliğini açıkladı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türk güvenlik elemanlarının Azez'de yakaladığı teröristin DAEŞ'in baş bombacısı, “Ebu Cihad El Din El Nasir Ubeyde” kod adlı Yusuf Huba olduğunu açıkladı. 
Hürriyet Gazetesi'ne konuşan Soylu,  Huba'nın DAEŞ'in baş bombacısı olduğunu belirtirken, teröristin Rusya ve Almanya'nın yanı sıra 20 ülkedeki bombalı terör saldırılarının faili olduğunu söyledi. Huba'nın DAEŞ organizasyonunda üst düzey bir yönetici olduğunu da vurgulayan Soylu, teröristin sorgulamasının Suriye'de Türkiye kontrolünde bir bölgede devam ettiğini belirtti.
"FETÖ ELEBAŞI PEK YAKINDA VATANSIZ KALACAK"
Bakan Soylu FETÖ konusunda da bilgiler verdi. 
Soylu, "FETÖ konusunda bizim için en büyük tehdit Türkiye içinde değil dışarıdadır. ABD ve Avrupa, İsrail, FETÖ'yü koruma pozisyonlarını devam ettirmekteler. İnterpol hâlâ FETÖ'nün Kırmızı Bülten'le aranmasına müsaade etmemektedir. İlk günden itibaren engelledi. Kırmızı Bülten çıkarılması için İnterpol'e 464 şahıs (FETÖ'cü) bildirdik, 464 şahsı da reddetti. Gerekçeleri ise FETÖ'nün 15 Temmuz'daki hain darbe girişimini, askeri terör darbesi olarak görmüyor, askeri darbe olarak görüyor" dedi. 
Fetullah Gülen'in Türk vatandaşlığından çıkarılmasıyla ilgili de konuşan Soylu, "Vatandaşlıktan çıkarılması için 229 kişilik liste vardı. Bu kişilerden 18'i ya teslim oldu ya yakalandı ya da tutuklandı. Kalan 211 kişinin (Gülen dahil) işlemi tamamlanıp Cumhurbaşkanlığı makamına sunulacak. İmzalandıktan sonra vatandaşlıktan çıkarılma işlemi tamamlanmış olacak. Vatandaşlıktan çıkartsak da iadesini isteyip yargılayabiliyoruz. Bunun önünde engel yok. Böyle bir teröristin Türkiye vatandaşı olmasından haz etmediğimiz, milletimiz istemediği için vatandaşlıktan çıkarılıyor" dedi. 
VİDEO: İADE BELGELERİ ORTAYA ÇIKTI

Şule Çet dava dosyasına giren mektuplar skandalı gözler önüne serdi

Tutuklu sanık Çağatay Aksu, cezaevinden Berk Akand’a yazdığı mektupta Şule Çet’in adıyla “Elveda, kendinize iyi bakın” diye mesaj görüntüsü yaratmasını istedi.

Alican Uludağ
23 Kasım 2019 Cumartesi, 02:00
Ankara’da üniversite öğrencisi Şule Çet’i (23) bir plazanın 20. katından atarak öldürdüğü iddiasıyla tutuklu yargılanan Çağatay Aksu’nun cezaevindeyken diğer tutuklu Berk Akand’a yazdığı mektupta, Çet’in ölümüne ilişkin “intihar süsü” verme planı yaptıkları ortaya çıktı. Aksu, “Bir tane yazışma resmi oğlum ya bizi buraya sokan. Başka bir şey yok. Bir tane sol üstte resim, rehber kaydına Şule yazıcan sonra yazacan ‘Elveda, kendinize iyi bakın’ filan yazacan o kadar. Ekran resmini basacan dosyaya” diye yazdı. 
Ankara 31. Ağır Ceza Mahkemesi’nde süren davada, Berk Akand’ın avukatı, sanık Aksu’nun davanın ilk celsesi öncesi yazdığı mektupları delil olarak sunmuştu. Bu mektuplarda, Aksu’nun Akand’a “Ya beraber çıkarız, ya da beraber batarız”, “Uyudum diyorsun, ulan sanki benim uyuduğum yalanı aklıma gelmiyor” dediği belirlenmişti. Aksu, ağız birliği yapmaları konusunda uyarılarda bulunuyordu.

‘EKRAN RESMİNİ BAS’

Sanığın diğer mektuplarına Cumhuriyet ulaştı. Aksu, Akand’a yolladığı mektupların birinde, “Bilişim suçları olayı çok aklıma yatmadı. İspatlayamadığı her delil, bizim lehimize oluyor. Aklıma ne geldi. Bir screenshot’la (....) yaptılar bizi. Bir tane yazışma resmi oğlum ya bizi buraya sokan. Baska bir şey yok. Bir tane sol üstte resim, rehber kaydına Şule yazıcan sonra yazacan “Elveda, kendinize iyi bakın” filan yazacan o kadar. Ekran resmini basacan dosyaya. Kızın yaptığı da bu zaten. Nasıl olsa Şule’nin telefonu açılmıyor” diye yazdı. 

‘DOSYAYI BİLİYORLARDI’

Mektubu değerlendiren avukat Onur Tatar, “Şule Çet, sanıklarca öldürüldüğü halde ölümünün üzerine dahi bir kompla kurulmaya çalışılmış, intihar süsü verilmeye çalışılmıştır. Mektupta, sanık Aksu, Şule tarafından atılıyormuş gibi hazırlanacak ‘elveda’ mesajının onları kurtaracağını iddia etmiştir. Kendisinin cezaevinde sadece bir ekran görüntüsü nedeniyle olduğunu, dolayısıyla bir başka ekran görüntüsüyle de Berk’in kurtulacağını iddia etmiştir. Esasen, işlenen cinayeti kamufle etme amacıyla düşünülen bu davranış, sanıklar arasında plalanmış, Şule’nin polisçe ilk etapta telefonunun açılmadığı bilgisi sanıklara bu yönden cesaret vermiştir.  
Sanıklar, baştan itibaren, dosyadaki gelişmelerden, toplanan veya toplanamayan delillerden haberdardır. Sanık Berk de baştan itibaren hadisenin ne olduğunu bilmekte, iştirak ettiği cinayet eylemini gizlemeye çalışmaktadır” dedi.

CEZAEVİNDE YARDIM ALDILAR MI?

Çet ailesinin avukatı Onur Tatar, Akand’ın avukatının, mahkemeye toplam 40-60 sayfa arasında, 20 adet mektup ulaştırdığını belirtti. Tatar, cezaevi yönetimini ise şöyle eleştirdi: “Basit pusula değiş tokuşu değil, sayfalarca mektup. Akand’ın Çağatay Aksu’ya gönderdiği mektuplar dosyada yok. Havalandırma ya da çalışma esnasında değiş tokuş yapıldığı iddia ediliyor. Bu kadar mektubun bir başkasının yardımı olmaksızın değiş tokuşu mümkün değildir. Cezaevi idaresinin yeterince özenli olmadığı, aynı suçtan sanık iki kişinin birbirleriyle temasının yargılama boyunca devam ettiği görülmektedir. Çok açık bir ihmal ya da destek söz konusu.”

TBMM’den ’sahte bal’ açıklaması

TBMM Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada, "İYİ Parti Konya Milletvekili Fahrettin Yokuş’un düzenlediği basın toplantısı sonrasında, S.S. Çalışanlar Tüketim Kooperatifi tarafından basın toplantısında gündeme getirilen ballar raflardan toplatılmış ve satıştan çekilmiştir" denildi.

TBMM’den ’sahte bal’ açıklaması
ANKARA, (DHA)
TBMM Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Başkanlığı, İYİ Parti Konya Milletvekili Fahrettin Yokuş’un ’Meclis kantininde sahte bal satıldığı" iddiasına ilişkin yazılı açıklama yaptı. TBMM yerleşkesi içerisinde TBMM Başkanlığı tarafından işletilen bir kantin bulunmadığı kaydedilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Milletvekili Yokuş’un basın açıklamasında bahsi geçen ’meclis kantini’, TBMM Halkla İlişkiler Binası’nda faaliyet göstermekte ve S.S. Çalışanlar Tüketim Kooperatifi tarafından işletilmektedir. Adı geçen kooperatif, ortaklarının belirli ekonomik menfaatlerini korumak amacıyla kurulan bir sermaye ortaklığı olup; 1136 sayılı Kooperatifler Kanunu hükümleri ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun anonim şirketlere ilişkin hükümleri doğrultusunda faaliyet göstermektedir. Bu çerçevede basın açıklamasına konu olan balın satıldığı işletme, TBMM Başkanlığı İdari Teşkilatı’nın hiyerarşik yapısına dahil bir birim olmayıp, özel hukuk kurallarına göre faaliyet gösteren, alıcılara arz edilecek ürünleri piyasa şartlarına göre belirleyip alım satımını yapan bir satış mağazası niteliğindedir. Bununla birlikte İYİ Parti Konya Milletvekili Fahrettin Yokuş’un 21 Kasım 2019 tarihinde düzenlediği basın toplantısı sonrasında, S.S. Çalışanlar Tüketim Kooperatifi tarafından basın toplantısında gündeme getirilen ballar raflardan toplatılmış ve satıştan çekilmiştir. Ayrıca balların satıldığı işletmenin TBMM yerleşkesi içerisinde faaliyet göstermesi sebebiyle, TBMM Başkanı Sayın Mustafa Şentop’un talimatı ile iddiaya konu ballardan tutanakla numune satın alınmış ve analiz yapılmak üzere Ankara İl Tarım Müdürlüğü’ne iletilerek, kontrol elemanlarına teslim edilmiştir. Yaptırılacak analiz doğrultusunda ortaya çıkacak sonuç, kamuoyuyla paylaşılacaktır."

Rahmi Turan, 'Beştepe'ye giden CHP'li' iddiasının kaynağını açıkladı (Talat Atilla kimdir?)

SON DAKİKA HABERİ: Sözcü Gazetesi Yazarı Rahmi Turan, 'Beştepe'ye giden CHP'li' iddiasının kaynağının Talat Atilla olduğunu söyledi.

Son dakika haberi! 
Sözcü Gazetesi Yazarı Rahmi Turan, 'Beştepe'ye giden CHP'li' iddiasının kaynağını açıkladı. Turan, kaynağının Talat Atilla olduğunu söyledi.

İddianın sahibi Rahmi Turan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı ziyaret eden ismin Muharrem İnce olduğunu öne sürmüştü.

İnce ise bu iddialara sert tepki göstererek, "Görüşme gerçekleştirdiysem Taksim'de kendimi yakarım" ifadesini kullanmıştı.

Turan, CHP'li bir ismin Beştepe'ye giderek Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştüğü iddiası ile ilgili bir yazı yazmıştı.
TALAT ATİLLA KİMDİR?
51 yaşındaki Talat Atilla Ankara’da doğdu. Gazeteciliğe ilk adımını 1988 yılında atan Atilla, dönemin önde gelen gazetelerinden birisi olan Anavatan Gazetesi'nde yazmaya başladı.
Aynı dönemde İlk Haber gazetesinde muhabir olarak çalıştı. Ulus gazetesinde istihbarat şefliği görevinde bulunan Atilla, Günaydın Gazetesi, Son Havadis Gazetesi gazetelerinde çalıştı.
Son olarak Milliyet Gazetesi'nde de yazarlık yapan Atilla, halen Turktime internet sitesinin Medya Grup Başkanlığı görevini yürütüyor.

AKP’den ‘Saray’daki CHP’li’ açıklaması

Gündem
Güncellenme11:46, 23/11/2019

AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Sözcü yazarı Rahmi Turan'ın ortaya attığı "Saray'da Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşen CHP'li" iddiasına yönelik açıklama yaptı. Çelik açıklamasında "İsmi dolaştırılan Muharrem İnce en güçlü şekilde yalanladı. Cumhurbaşkanımızın açıklamasının ardından, yalan cephesi tamamen çöktü." dedi ve CHP yönetimitini de "Yalandan medet ummakla" suçladı.

İşte AKP Sözcüsü Ömer Çelik’in yaptığı o açıklama;
*Bir gazeteci CHP'li Külliye'ye giderek Cumhurbaşkanı Erdoğan'la görüştü” diye mesnetsiz bir haber yaptı. Haberde Cumhurbaşkanımızın CHP Genel Başkanlığı için o CHP'liye destek verdiği iddia edildi.
*Her bakımdan yalan olduğu belli olan iddialar. Belge yok. Mesnet yok. İsmi dolaştırılan Muharrem İnce en güçlü şekilde yalanladı. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun böyle bir görüşme olduğu iddialarını net dille yalanladı.
*Kemal Kılıçdaroğlu ise her zamanki gibi doğru haber gibi bir kaygısı olmadığını, kendisi açısından yalan da olsa elverişli haber peşinde olduğunu gösterdi ve “böyle bir görüşme var, ismi biliyorum” dedi.
*Cumhurbaşkanımızın “Böyle bir görüşme olmadı, Cumhurbaşkanlığımı ortaya koyuyorum, sen genel başkanlığını ortaya koyuyor musun?” demesinin ardından, yalan cephesi tamamen çöktü.
*Tüm bunlara rağmen CHP sözcüleri, en temel siyaset ilkelerinden yoksun bir şekilde görüşmeyi Cumhurbaşkanımızın açıklaması gerektiğini söylediler. Olmayan görüşmeyi, böyle bir görüşme olmadı diyen Cumhurbaşkanımızın açıklamasını istiyorlar.
*Tüm bunlar gösteriyor ki CHP yönetimi bu yalandan medet umuyor. Anlaşılıyor ki, birileri CHP'deki parti içi rekabette istemedikleri kişileri bertaraf etmek için bu yalan haber kurgusunu yapmış. Yalan haberden fayda sağlamaya çalışanlar da bunu hemen yalan siyasetine dönüştürdü.
*Şu anki CHP yönetiminin siyaset anlayışı nedir diye sorulsa bu olaya yaklaşımları özet bir anlatım olur. Yalandan medet uman bir siyaset anlayışı. Yalan üzerinden parti içi rekabeti yönetmeye çalışan bir siyaset anlayışı. CHP'li vatandaşlarımızın asla haketmediği bir yalan siyaseti.
Yayınlanma Tarihi: 

CHP’li Erdoğdu’nun Çeşme’deki evi mühürlendi! Açıklama geldi

Gündem
Güncellenme17:48, 22/11/2019

CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu'nun İzmir Çeşme ilçesindeki bir siteden satın aldığı evi, site yönetiminin kararlarına aykırı eklentiler yapıldığı ve planlara göre inşa edilmediği iddiasıyla belediye tarafından mühürlendi. Konuyla ilgili açıklama yapan Erdoğdu, "Çeşme Belediye Başkanımız Muammer Ekrem Oran'la görüşüp benim evim dahil bu sitedeki imara aykırı tüm yapılaşmalarla ilgili hukuken ne yapılması gerekiyorsa yapmalarını istedim" dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, Çeşme ilçesi Ildır Mahallesi’nde bulunan Günkent Sitesi’nde, nisan ayında bir ev satın aldı. Site sakinleri, evde tadilat işlemleri başlatan Erdoğdu hakkında, Çeşme Belediyesi’ne başvurup, şikayetçi oldu. Site sakinleri, sitenin belirlediği plan dahilinde inşaat projesinin yürütülmediğini, balkonun içeri alınarak 90 cm eklentinin yapıldığını, binanın arka tarafına bir odanın daha yaptırıldığını iddia etti.
CHP'li Erdoğdu: Enflasyonun düşmesinin akla mantığa sığan yanı yok
Yapılan incelemelerin ardından Erdoğdu’ya ait ev, Çeşme Belediyesi tarafından mühürlendi ve inşaatı durduruldu. Site sakinleri konuyla ilgili açıklama yapmazken, yönetim tarafından alınan karar ile ‘Site sınırları içerisine konuyla ilgili bilgi alacak kimsenin giriş yapamayacağı’ bildirildi. Öte yandan evin eklenti bölümlerinin önümüzdeki süreçte yıkılacağı öğrenildi.
“SIKLIKLA GERÇEKLEŞİYOR”
Tadilata bağlı mühürlemenin bölgede sıklıkla gerçekleştiğini söyleyen Ildır Mahallesi Muhtarı Erdem Yavuz, “Bahçeli evlerin ve site alanlarının yoğun olduğu bir bölgedeyiz. Site içinden ev satın alan vatandaşlarımız özellikle bu ev eskiyse tadilat yaptırmak istiyorlar. Bölgede bu tarz durumlarla sıklıkla karşılaşıyoruz. Site yönetimiyle bir anlaşmazlık olduğunda gerekli incelemeler yapılıyor ve gerekirse tadilat durduruluyor” dedi.
ERDOĞDU’DAN AÇIKLAMA
İddialarla ilgili açıklama yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu ise “Diğer komşularım ne yapmışsa benzer tadilatların yaptırılmasını rica ettim” dedi.
CHP’li Erdoğdu, “Çeşme Ildır’da aldığım kooperatif evinde yaptırdığım cam balkon ve depo/kulübe için kaçak inşaat diye kıyamet koparıyorlar. Diğer komşularım ne yapmışsa benzer tadilatların yaptırılmasını rica ettim. Dün akşam Çeşme Belediye Başkanımız Muammer Ekrem Oran’la görüşüp benim evim dahil bu sitedeki imara aykırı tüm yapılaşmalarla ilgili hukuken ne yapılması gerekiyorsa yapmalarını istedim. Ne yapıldığını görmek ve konunun takipçisi olmak üzere bugün İzmir’e gidiyorum” dedi. DHA

AKP’deki ‘flaş’ istifaların perde arkası

Gündem
Güncellenme08:45, 22/11/2019

AKP'de şimdiye kadar 8 il başkanı genel merkezin talimatıyla istifa etti. Bu rakamın yıl sonuna kadar 25'i bulması bekleniyor. Genel merkezin, istifa ettirilen başkanların 'küsüp gitmemesi' için de alarma geçtiği öğrenildi.

AKP’de 2023 yılında yapılması planlanan Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi çalışmalar hızlandı.
Olası bir erken seçime de hazırlıksız yakalanmak istemeyen AKP’de ‘başarısız’ bulunan il başkanları birer birer istifa ettiriliyor.
8 İSTİFA GELDİ 25’İ BULACAK
Şu ana kadar 8 il başkanı genel merkez talimatıyla istifa etti. Bu rakamın yıl sonuna kadar 25’i bulması planlanıyor.
İstifa ettirilen il başkanlarının küsüp, Ahmet Davutoğlu ya da Ali Babacan’ın kuracağı partiye gitmemeleri için de alarma geçildi.
Ankara kulislerinde AKP’nin istifa ettirilen il başkanları için “yeni koltuk” taktiği üzerinde çalışıldığı konuşuluyor.
Davutoğlu'nun kurmayından ittifak açıklamasıYayınlanma Tarihi: 

Son dakika: MSB açıkladı: Tel Abyad'da sivil halka bombalı araçla saldırı

MSB: "YPG/PKK, Tel Abyad’ın sanayi bölgesinde sivil halka bombalı araçla saldırdı. İlk bilgilere göre 3 kişi katledildi, 20’den fazla kişi yaralandı."

Son dakika: MSB açıkladı: Tel Abyadda sivil halka bombalı araçla saldırı
AA
Milli Savunma Bakanlığının Twitter hesabından yapılan paylaşımda DEAŞ'tan farkı olmayan PKK/YPG terör örgütünün, masum sivillere saldırmayı sürdürdüğü belirtilerek şu ifadelere yer verildi:
"Bebek katili teröristler bugün de Tel Abyad'ın sanayi bölgesinde işinin başında bulunan sivil halka bombalı araçla saldırdı. İlk bilgilere göre 3 kişi katledildi, 20'den fazla kişi de yaralandı."


S-400’e formül bulunacak

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda dün Milli Savunma Bakanlığı’nın 2020 yılı bütçe teklifi görüşüldü. Bakanlığın bütçesi, 2019’a göre yaklaşık yüzde 16 artışla 53.8 milyar TL oldu. Komisyonda sunum yapan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, ABD ile gerilime neden olan füze sistemi için mutlaka çözüm yaratılacağını söyledi.

Hüseyin Hayatsever
22 Kasım 2019 Cuma, 02:00
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda dün Milli Savunma Bakanlığı’nın 2020 yılı bütçe teklifi görüşüldü. Bakanlığın bütçesi, 2019’a göre yaklaşık yüzde 16 artışla 53.8 milyar TL oldu. Komisyonda sunum yapan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Barış Pınarı Harekâtı’nda 145 kilometre genişliğinde 32 kilometre derinliğindeki alanda kontrolün sağlandığını belirterek “I·c¸eride bazı kalıntılar, gizli saklı, uyuyan hu¨creler olmakla beraber genel anlamda o bo¨lge temizlenmis¸ durumda, ancak harekât alanının dogˆusundan ve batısından su¨rekli tacizler devam etmekte. Yaptıgˆımız mutabakatlar c¸erc¸evesinde Amerikalıların ve Rusların gerekli tedbirleri alması konusunda kendilerine tekrar tekrar ifade ediyoruz” dedi.
Akar, Barış Pınarı Harekâtı’nda 1168 teröristin etkisiz duruma getirildiğini, Rusya ile Soçi’de sağlanan mutabakatın ardından 34 bin YPG’linin çekildiğini kaydetti. Akar, TSK’deki FETÖ soruşturmalarıyla ilgili de “150’si general olmak üzere toplam 17 bin 866 personel ihraç edildi” bilgisini verdi.

70 BİN SURİYELİ DÖNDÜ

Milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Akar, geri dönen Suriyelilerle ilgili “Şu ana kadar Afrin, Cerablus ve El Bab’a en az 400 bin kişi dönüş yaptı” dedi. Akar, “Bu sayının tamamı Türkiye’den mi?” sorusu üzerine “Türkiye’den 70 bin civarında gidiş var” dedi. 
Akar, Tank Palet Fabrikası’nın Katar-Ethem Sancak ortaklığına verilmesine ilişkin “Altay tankı yapım ihalesini BMC kazandı. Tank yapmaya en müsait fabrika Tank Palet Fabrikası. Amaç, Altay tankının en hızlı TSK’ye kazandırılması. Kamu olarak bunu yapmaya kalkarsak zaman kaybederiz” dedi.

‘BİR FORMÜLÜNÜ BULACAĞIZ’

Akar, Rusya’dan alınan S-400’ün planlanan şekilde çalıştırılacağını belirtirken “ABD ile kurulan ortak komisyondan F-35’lerle S-400’ler bir arada çalışamaz sonucu çıkarsa tercihiniz ne olacak” sorusuna “Bunun bir formülünü bulacağız. Kafamızda formüller var. S-400 şurada çalışacak, Patriot burada çalışacak gibi bir çözümü mutlaka bulunacak” yanıtını verdi.

‘SMO MAAŞLARINI MSB VERMİYOR’

Akar, ismini Suriye Milli Ordusu olarak değiştiren ÖSO kuvvetleriyle ilgili soruya “Milli Savunma Bakanlığı bütçesinden bu arkadaşlarımıza, kardeşlerimize herhangi bir ödeme yapılmamaktadır” yanıtını verdi. Akar, yeni askerlik sisteminden dolayı bir zafiyet yaşanmadığını, 725 bin kişinin bedelliye başvurduğunu, 688 milyon TL gelir elde edildiğini belirtti. 

CHP’DEN ‘TANK  PALET’ PROTESTOSU

CHP milletvekilleri, Milli Savunma Bakanlı-ğı’nın bütçesinin görüşüleceği toplantı öncesi Sakarya’da bulunan Tank Palet Fabrikası’nın Katar-Ethem Sancak ortaklığındaki BMC’ye verilmesini protesto etti. “Milli Savunma, Katar-Ethem Sancak’ın arka bahçesi mi?” ve “Tank Palet Fabrikası ihale sözleşmesi neden gizli?” yazılı pankartlar açan CHP’li vekillere AKP’liler tepki gösterince tartışma yaşandı. 

DÜNYA
G20 Dışişleri Bakanları Toplantısı'na katılmak üzere Japonya'nın Nagoya kentinde bulunan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, basın mensuplarına değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye'nin Rusya'dan satın aldığı S-400 hava savunma sistemleri konusundaki tavırlarını ABD tarafına ilettiklerini dile getiren Çavuşoğlu, "Biz her zaman ABD olsun, diğer ülkeler olsun diplomasiyi işleterek, her konuda müzakere yoluyla bir anlaşmaya varmak isteriz. Ama dayatmayı kabul etmeyiz ve kim olursa olsun egemenlik sahamıza girmelerine müsaade etmeyiz. İster müttefik olsun, ister dünyanın diğer ucundan bir ülke olsun. Egemenlik haklarına saygı temelinde her zaman her şeyi konuşuyoruz" dedi.
ANKARA'NIN NATO VİZYONU
Çavuşoğlu, 3-4 Aralık'ta Londra'da yapılacak NATO Liderler Toplantısı'nda Türkiye'nin gündeminin sorulması üzerine, NATO'nun genişlemesi ve yeni tehditlere karşı örgütün kendisini nasıl adapte etmesi gerektiği konularında Türkiye'nin vizyonunun paylaşılacağını belirtti.
NATO Liderler Toplantısı marjında İngiltere'nin ev sahipliğinde gerçekleşecek Türkiye, Almanya, Fransa ve İngiltere'nin katılacağı dörtlü toplantıya işaret eden Çavuşoğlu, söz konusu toplantıda, Suriye ve Avrupa'nın tüm meselelerinin ele alınacağını kaydetti.
Mevlüt Çavuşoğlu, dörtlü toplantının Türkiye'de yapılmamasına yönelik eleştirilere de cevap vererek, "Herkes NATO Liderler Toplantısı için Londra'da buluşacağı için bu toplantıyı orada gerçekleştirmek, Cumhurbaşkanımız dahil herkes için zaman kazanma bakımından daha uygun oldu. O yüzden bu toplantıyı, İngiltere Başbakanı Boris Johnson'ın da teklifi üzerine orada gerçekleştireceğiz" ifadelerini kullandı.
'YIL SONUNA KADAR TAMAMLANACAK'
Bakan Çavuşoğlu, Türkiye-Japonya Ekonomik Ortaklık Anlaşması konusuna ilişkin hedeflerinin, yıl sonuna kadar müzakerelerin tamamlanarak gerekli açıklamanın yapılması olduğunu ifade etti.
Dün, Japonya Dışişleri Bakanı Motegi Toşimitsu ile verimli toplantı gerçekleştirdiğinin altını çizen Çavuşoğlu, "İkili ilişkilerimizi tüm boyutlarıyla ele aldık. Özellikle de Ortak Ticaret Anlaşması konusunu gündemde tuttuk. Bu konuda da yakınlaşmaların olduğunu görüyoruz" ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, Japonya ile Teknik İşbirliği Anlaşması konusunda da mutabakatın sağlandığını belirterek, "TİKA ve JICA'nın (Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı) bu teknik iş birliği anlaşmasıyla Japonya ile ilişkilerimizi daha da geliştirmiş olacağız. Ekonomik İşbirliği Anlaşması ile de inşallah ikili ticaret hacmimiz daha da artacak hem de daha dengeli hale gelecek" değerlendirmesinde bulundu.
G20 Dışişleri Bakanları Toplantısı kapsamında sürdürülebilir kalkınma hedefleri, Afrika ve serbest ticaretin promosyonuyla küresel yönetişim konularının gündeme geldiğini vurgulayan Çavuşoğlu, toplantılarda Türkiye'nin bu konulardaki görüşlerini mevkidaşlarına aktardığını vurguladı.
Çavuşoğlu, Japonya'daki temaslarının ardından Katar'a gideceği bilgisini paylaşarak, "Pazartesi günü Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Katar ile Stratejik Komite Toplantısı'nı gerçekleştireceğiz" dedi.

Akar: F-35'ler alınamazsa başka arayışlara girmek zorunda kalırız

SON DAKİKA HABERİ: Milli Savunma Bakanı Akar, "Herhangi bir şekilde F-35 alınamazsa, başka arayışlara girmek zorunda kalacağımızın herkes tarafından bilinmesi lazım" dedi.

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, "Herhangi bir şekilde F-35 alınamazsa, bunu almak mümkün olmadığı taktirde tabii ki doğal olarak bizim de başka arayışlara girmek zorunda kalacağımızın herkes tarafından bilinmesi lazım." dedi.

Bakan Akar, El Cezire kanalında katıldığı "Talk to Al Jazeera" programında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

"S-400'ler, Türk savunma sistemine mi entegre edilecek yoksa 'stand alone system (bağımsız sistemler)' şeklinde mi kullanılacak?" sorusuna Akar, "Başından beri bunu söylüyoruz. Elbette bu 'stand alone' şeklinde olacak. Herhangi bir şekilde bunu NATO sistemleriyle entegre etmeyeceğiz. Bağımsız olarak çalışacak." yanıtını verdi.

Akar, Türkiye ile ABD arasındaki F-35 projesi konusuna ilişkin değerlendirilmesinin sorulması üzerine, Akar, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Washington ziyaretinde ABD Devlet Başkanı Donald Trump ile yaptığı görüşmede F-35 konusunun gündeme geldiğini anımsattı.

Türkiye'nin program ortaklarından biri olarak üzerine düşen bütün sorumlulukları yerine getirdiğine işaret eden Akar, "Biz de ABD başta olmak üzere ortaklarımızdan bizim bu sorumluluklarımızı yerine getirirken gösterdiğimiz bu hassasiyeti bize karşı da aynı şekilde göstermelerini beklemek hakkımız. Bizim de beklentimiz budur." ifadelerini kullandı.


Bakan Akar, şunları kaydetti:

"Zamanında S-400'ün yerine Patriot almak istedik başlangıçta ama bu mümkün olmadı. Mümkün olmayınca S-400'ü aldık. Herhangi bir şekilde F-35 de alınamazsa, bu bizim silahlı kuvvetlerimizin ihtiyacı. F-35'ler ülkemizin savunması ve güvenliği için önemli bir araç, silah. Bunu almak mümkün olmadığı taktirde tabii ki doğal olarak bizim de başka arayışlara girmek zorunda kalacağımızın herkes tarafından bilinmesi lazım."

Türk ve Rus askeri unsurlarının onuncu ortak kara devriyesi yapıldı

MSB: Rasulayn-Kamışlı kesiminde Türk ve Rus askeri unsurlarının, dörder araç ve İHA'larla iştirak ettiği onuncu ortak kara devriyesi yapıldı.

MSB: Türk ve Rus askeri unsurlarının onuncu ortak kara devriyesi yapıldı
Hürriyet Haber
Milli Savunma Bakanlığ'ndan yapılan açıklamada, "Fırat’ın doğusunda Rasulayn-Kamışlı sektöründe Türk ve Rus askeri unsurlarının, dörder araç ve İHA’larla iştirak ettiği onuncu ortak kara devriyesi planlandığı gibi icra edildi" ifadelerine yer verildi.

MSB'den son dakika açıklaması

Milli Savunma Bakanlığı'ndan Irak'ın kuzeyi Zap bölgesindesinde operasyon ve Pençe-3 Harekâtı ile ilgili açıklama geldi.

cumhuriyet.com.tr
23 Kasım 2019 Cumartesi, 10:51
MSB'den gelen açıklama şöyle;
"Irak'ın kuzeyi Zap bölgesinde 4, Pençe-3 Harekâtı kapsamında Sinat-Haftanin bölgesinde 1 olmak üzere, eylem hazırlığında olduğu tespit edilen toplam 5 PKK’lı terörist düzenlenen hava destekli operasyonlarla etkisiz hale getirildi. Operasyonlarımız hız kesmeden devam edecek"

Reuters'a konuşan ABD Dışişleri yetkilisi: Türkiye S-400'lerden 'bir şekilde kurtulmalı', yaptırımlar hâlâ masada

Ankara'ya getirilen S-400 bataryalarıTelif hakkıGETTY IMAGES
Image captionAnkara'ya götürülen S-400 bataryaları
Reuters ajansı, ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan üst düzey bir yetkilinin iki ülke arasındaki ilişkilerin düzelmesi için Türkiye'nin S-400'lerden "bir şekilde kurtulması gerektiğini" söylediğini aktardı.
Bir grup muhabire bilgi veren yetkili, bu sistemin NATO'nun savunma kapasitesine zarar verdiğini savunurken Türkiye'ye açık kapı bıraktı:
"Türkiye'nin masaya geri dönmesi mümkün. Bunun için S-400'leri imha etmeleri, iade etmeleri veya bir şekilde S-400'lerden kurtulmaları gerektiğini biliyorlar."
Adının yazılmasını istemeyen yetkili, ABD'nin Türkiye'ye yaptırım uygulamasının hâlâ masadaki seçeneklerden biri olduğunu söyledi.
"ABD'nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Etme Yasası (CAATSA) kapsamındaki yaptırımların zamanlaması nihai değil" diyen yetkili, Washington'ın Rusya'dan savaş uçağı aldığı gerekçesiyle Çin'e uygulayacağı CAATSA yaptırımlarına karar vermesinin dokuz ay sürdüğünü hatırlattı.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda bugün yaptığı konuşmada "S-400 çalışacak. S-400'lerin birinci filo iki batarya Türkiye'ye intikal etmiş bulunuyor. İki bataryanın kuruluşu ve TSK personelinin eğitim sürecini yaşıyoruz. Bunlar tamamlandığı zaman planlandığımız faaliyet neyse bunu uygulayacağız. Şakamız yok. 5 (adet) F-35'ten 4'ünü fiilen teslim aldık, biri teslim edilmek üzere hangarlarda bekliyor" demişti.
ABD, Türkiye'nin S-400'leri alması nedeniyle F-35 programına katılımını durdurmuş, Ankara'nın F-35 satışını askıya alırken Türkiye'de üretilen uçak parçaları için de başka üreticiler bulmaya başlamıştı.
Türkiye ise S-400'lerin F-35 projesine bir zarar vermeyeceğini savunuyor ve konuyla ilgili teknik bir komisyon kurulmasını talep ediyor. Türk yetkililer F-35 alamamaları durumunda Rusya'nın geliştirdiği savaş uçakları alabileceklerini belirtiyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya ziyaretinde Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Su-57 uçaklarını kendisine göstermesinin ardından "Bunlardan mı alacağız" demişti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen hafta da ABD'ye bir ziyarette bulundu. ABD Başkanı Donald Trump, Erdoğan ile görüşmesinin "harikulade" geçtiğini söylese de iki liderin S-400 ve F-35'ler konusunda bir uzlaşıya varıp varmadığı bilinmiyor.

Trump eski büyükelçiyi bombalama devam ediyor: Resmimi bile istemedi

Sozcu.com.tr, Dünya
Güncellenme09:41, 23/11/2019

ABD'de Başkan Donald Trump azil sürecinde ifade veren eski ABD Kiev Büyükelçisi Marie Yovanovitch'i hedef almaya devam ediyor. Trump, ABD'li diplomat için "Kiev'deki büyükelçilik binasına resmimi asmak istemedi" dedi.

ABD Başkanı Donald Trump dün Fox and Friends adlı programa telefon bağlantısıyla katılarak sunucuların sorularını yanıtladı. ABD Başkanı, Yovanovitch'in Kiev'deki ABD Büyükelçiliği'ne resmini asmak istemediğini iddia etti.
Trump, “Herkesin mükemmel olduğunu söylediği bu büyükelçi benim resmimi elçiliğe asmadı. Büyükelçilikten o sorumlu. 1.5-2 yılını aldı” dedi.
Voice of America’nın aktardığına göre Trump ABD'li diplomat için “Benim hakkımda kötü şeyler söyledi. Beni savunmuyordu. Benim de büyükelçiyi değiştirme hakkım var. ABD Başkanı'nın büyükelçiliğe resminin asılması standart uygulamadır. Bu kadın da melek değildi” ifadelerini kullandı.
‘HER YER KÖTÜYE GİTTİ’
30 yılı aşkın bir süre diplomat olarak görev yapan Marie Yovanovitch geçen hafta ifade verdiği Kongre oturumunda Başkan Trump'a karşı sadakatsiz olduğu iddiasının doğru olmadığını söylemiş, diplomat olarak hem Cumhuriyetçi hem de Demokrat başkanların döneminde görev yaptığının altını çizmişti.
Trump ise Twitter mesajında, “Marie Yovanovitch'in gittiği her yer kötüye gitti. Somali'de göreve başladı, ülke nasıl oldu? Ukrayna'ya gitti ve Ukrayna Devlet Başkanı benimle yaptığı telefon görüşmesinde onun hakkında olumlu konuşmadı. Büyükelçileri atamak Başkan'ın mutlak görevidir” demişti.

GÜL, DAVUTOĞLU VE BABACAN'A OLAY SÖZLER: DİKKAT ETSİNLER...

Gül, Davutoğlu ve Babacan'a olay sözler: Dikkat etsinler...

Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, yeni kurulacak partilerle ilgili olarak dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

22 Kasım 2019 Cuma 23:17
Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, Habertürk'te yayınlanan programda, Cumhur İttifakı'nın devlet ve millet menfaatine olduğunu söyledi. BBP'nin de bu ittifaka destek verdiğini bundan sonra da şartlar değişmediği müddetçe desteğini sürdüreceğini belirten Destici, yeni kurulacak partilere uyarılarda bulundu.
Mustafa Destici, yeni partilerle ilgili olarak 'Bir proje var mı' sorusunun mide bulandırdığını söyleyerek, "Demokrasi içerisinde herkes parti kurabilir. Burada soracağımız şu olabilir; bir proje var mı? Bu dışarıdaki görüşmeler insanın midesini bulandırıyor doğrusu. Bize birtakım bilgiler geliyor. İktidarı değiştirelim de nasıl olursa olsun yaklaşımı. Sistem meselesi çok önemli. Eski sistemde Türkiye'de yabancı güçler istedikleri gibi iktidarla oynuyorlardı. Hatırlayın Refahyol'u. Mesele ne irtica, başörtüsü, Erbekan değil. Tamamen ekonomi ve dış güçlerin hakimiyeti. Ordumuz Barış Pınarı'nda büyük kahramanlıklar sergiliyor. Meclis'in içinde bir grup 'hain işgalci' diyor. Bunu başka bir ülkede, diyelim ki Ermenistan, ABD, Fransa'da kendi ordusuna 'hain, işgalci' diyebilir mi? Böyle hainlerin olduğu meclis yapımız da var" dedi.
"İhtiyaç görmüyorum"
Kurulacak partilerin dışarıda bir arayış içerisinde olmaması gerektiğini belirten Destici, "Bakın bir seçimlik partiler kuruldu. Rahmetli İsmail Cem'lerin kurduğu parti vardı. Şu anda Türkiye'de böyle bir ihtiyaç görmüyorum. Ama bu bir demokrasidir parti kurana niye kuruyorsun denilmez. Bir ilkeler olması lazım. Ben hassasiyetlerimi belirtiyorum. Geçmişte bunlar yaşandı. Bunları Tükiye'ye yaşatanların da bugün esamisi okunmuyor. İyi de hatırlanmıyorlar. Bu kişilere, arkadaşlara bu çerçeveye dikkat etmelerini istiyorum. Belki onlar farkında da olmayabilir. Dışarıdakilerin içerideki uzantılarına hizmet etmemek lazım. Biz fedakârlığı devletimiz, milletimiz için yapıyoruz. Allan en iyi bilendir, herşeyi bilendir, gün gelecek bu millet, bu ümmet ayağa kalkacak, o topraklarda çok kanlı işgaller yapacak, oraları sömürenler, ABD'nin, Rusya'nın, Fransa'nın onların petrollerinde ne hakkı var? Gün gelecek bunlara karşı hep birlikte kıyama kalkılacak. Biz bunun mücadelesini veriyoruz. Günlük siyasi kızgınlıklarla genel çerçevemizi, hassasiyetlerimizi zedelememeli. Asgari müştereklerde buluşabilmeliyiz" dedi ve şöyle devam etti:
"Dikkat etsinler"
Arkadaşlar dikkat etsinler, kendileri üzerinden bu hesabı yapanlar var, bu oyuna gelmesinler diyorum. ABD bize niye düşman? Binlerce kilometreden gelmiş. Benim Kürtle ne problemim olabilir. Türkiye Cumhuriyeti devleti Kürtlerin devleti. En çok Kürt kökenlilerin bulunduğu devlet. Çerkez, Boşnak, Alevi, Sünni hepimizin devleti. Bu Temsilciler Meclisi'ndeki kararlar niye alınıyor? Onlar aynen Refahyol döneminde olduğu gibi bu iktidar değişsin istiyorlar. Bunu değiştirelim, bizimle ortak çalışacak iktidar getirelim isteniyor.
"Biz milletin yanındayız"
Biz devletin ve milletin yanındayız. Şu anda devlet ve millet menfaatini temsil eden Cumhur İttifakı'dır. BBP 15 Temmuz'da sokakta kurulan ittifakın içindedir. Burada son olarak iki konuya değinmek istiyorum. Samsun Çarşambalılar çok arıyor. Çarşamba ovasına kütle enerji santrali kuruluyor deniyor. Tarım havzaları özellikle olumsuz etkileniyor. Biz santrallere karşı değiliz ama mutlaka doğanın korunması lazım. Bu tür yatırımlar yapılmadan önce halkın bilinçlendirilmesi lazım. Burada özellikle çiftçilerimizin Tarım Kredi ve Ziraat Bankası'na olan borçların ötelenmesiyle ilgili talep var. Kredi kullanan öğrencilerimizin geri dönüşlerle ilgili faizli ve ivedi çağırmalarla ilgili çözüm bulunması lazım. Ben de kredi kullandım, tek maaşımla bütün borcumu kapattım. Çünkü faiz yoktu. Son olarak bizim şu anda elimizi attığımızda aldığımız 5 milyon oyumuz var. Biz kadrolarımızı da büyük oranda Alperen gençlerimizle güçlendireceğiz, yenileyeceğiz, zenginleştireceğiz Allah'ın izniyle... YENİAKİT

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu açıkladı: 'Gelip teslim oluyorlar'

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "(Kıran-7 Munzur Vadisi operasyonu) İçişleri Bakanlığı unsurlarıyla bir mücadeleyi ortaya koyuyoruz. Şu anda terör örgütü kendi arasında bile haberleşmekten korkmakta ve ürkmektedir. Terör örgütüne daha önce 5 bin 500 kişi katılırken bu yıl itibarıyla katılım 108 kişi... Ailelerle temas kuruyoruz, evlatlarına diyorlar ki 'artık orada durmayın, teslim olun.' Gelip teslim oluyorlar. Biz 221 kişiyi bu yıl ailelerinin desteğiyle ikna edip adalete teslim ettik." açıklamasında bulundu.



Satılan şeker fabrikasının başına bakın kimin yeğeni getirildi

330 milyon TL’ye satılan...

1.9kShares
300 Bin TL sermayeli şirkete 330 Milyon TL’ye satılan Kırşehir Şeker Fabrikası’nın genel müdürlüğü görevine getirilen Yavuz Erence’nin Binali Yıldırım’ın yeğeni olduğu iddia edildi.
14 Şeker Fabrikası ile birlikte açık ihale usulü satışa çıkarılan Kırşehir Şeker Fabrikası Tutgu Gıda limited şirketine satılmıştı. Asıl tartışmalar ise bundan sonra başladı. 300 bin TL sermayeli şirketin 330 Milyon Türk Lirası vererek fabrikayı satın alması kafalarda soru işareti bırakmıştı. Üstelik 5 yıl önce kurulan şirketin Kırşehir Şeker Fabrikasını almak dışında bir faaliyeti de olmamıştı. Şirket sahibi İsmail Doğan’ın kamuoyunca tanınan bir isim olmaması; hiçbir faaliyet göstermeyen şirketin, 5. yılında, 300 bin lira sermaye ile 330 milyon liralık fabrikayı alması “naylon şirket” iddiasını gündeme getirdi.
YANDAŞ FİRMANIN TAŞERONU
Yerel Kırşehir Habertürk gazetesinin haberine göre tüm bunlardan sonra Tutgu Gıda’nın sahibi İsmail Doğan’ın Yönetim Kurulu Başkanı olduğu Duygu Mühendislik İnşaat’ın, hükümete yakın Mehmet Cengiz İnşaat’ın alt yüklenicisi olduğu ortaya çıktı. Üstelik Duygu Mühendislik İnşaat devletten daha birçok ihale de almıştı. Bu kez Kırşehir Şeker Fabrikasını alan asıl kişinin Mehmet Cengiz olduğu iddiaları gündeme geldi.
GENEL MÜDÜR BİNALİ YILDIRIM’IN YEĞENİ
Kırşehir Şeker Fabrikası Tutgu Gıda’ya teslim edildikten sonra genel müdürlüğe Yavuz Erence getirildi. Daha önce Torku Gıda’da görev alan Erence’nin Eski Başbakan Binali Yıldırım’ın yeğeni olduğu ileri sürüldü. Konya’da bulunduğu sırada oğlu Mehmet Erence’nin düğününe davetli olan Binali Yıldırım ile ilgili çıkan haberlerde Yavuz Erence’nin Yıldırım’ın yeğeni olduğu belirtiliyor.

Endonezya İslam dünyasının sorunlarına çözüm için Kuala Lumpur’da 18-21 Aralık’ta biraraya gelecek. Malezya Başbakanı Mahathir Muhammed, zirveyi küçük bir başlangıç olarak niteledi. Muhammed, “Müslümanların bu inisiyatifi desteklemesini istiyoruz. Ümit ederim ki dünyaya bir mesaj verebiliriz” dedi.

Haber Merkezi    Yeni Şafak
Mahathir Muhammed
Mahathir Muhammed
BEĞENDİM
 
İslam dünyasının güncel meselelerini gündeme getirmek ve çözüm bulmak amacıyla Türkiye’nin de aralarında bulunduğu beş İslam ülkesi yeni bir inisiyatif başlatıyor. Malezya Başbakanı Mahathir Muhammed, 2019 Kuala Lumpur Zirvesi’nde Türkiye’nin de dahil olduğu 5 ülkenin öncü rol oynayacağını bildirdi. Mahathir, Malezya ile ortak kaygıları ve sorunları olan ülkelerden Türkiye, Pakistan, Katar ve Endonezya’nın zirvenin çekirdek kadrosunu oluşturacağını işaret ederek, “Sorunlarımızı müzakere edip çözüm üretebilmek için az sayıda ülkeden isimlerle başlamak istedik. Bu yüzden 5 ülke seçtik” diye konuştu. Başkent Kuala Lumpur’da 18-21 Aralık’ta düzenlenecek zirvenin tanıtımını yapan Başbakan Mahathir, zirvenin içeriği ve katılımcı ülkelere dair bilgi verdi.

Dünyaya yeni mesaj

Malezya Başbakanı, Müslüman dünyasının sorunlarına işaret etmek ve çözüm sunmak üzere düzenlenecek zirveyi küçük bir başlangıç olarak niteledi ve “Müslümanların bu inisiyatifi desteklemesini istiyoruz. Ümit ederim ki dünyaya bir mesaj verebiliriz” dedi. Zirvede “Milli Egemenliğe Erişimde Kalkınmanın Rolü” temasının işleneceğini ifade eden Mahathir, İslam ülkelerinden toplam 450 lider, düşünür ve entelektüelin zirveye katılım sağlayacağının altını çizdi. Bu zirvenin İslam İşbirliği Teşkilatı gibi uluslararası kuruluşlara alternatif olmadığını vurgulayan Mahathir, “Söz konusu zirve küçük bir inisiyatif. İslam İşbirliği Teşkilatı çok büyük bir organizasyon. İlerleyen zamanlarda teşkilat üyesi diğer ülkeleri de zirvelere katabiliriz” dedi.

TV kanalı da yolda

  • Pakistan Başbakanı İmran Han, geçtiğimiz Eylül ayında, Türkiye-Malezya-Pakistan üçlüsünün, İngiliz BBC televizyonuna benzeyen bir kanal kuracağını da açıklamıştı. Han, kanalda Müslümanlara ilişkin konulara yer verileceğini belirterek “Toplantımızda Müslümanların meselelerinin altını çizmenin yanında İslamofobi’yle de mücadeleye ilişkin yayınlar yapacak BBC tipi İngilizce kanal kurmaya karar verdik” ifadelerini kullanmıştı. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Altun da, Türkiye-Malezya-Pakistan’ın ortak televizyon kanalı projesi ile ilgili yaptığı açıklamada “Sayın Cumhurbaşkanımız liderlerin baş başa gerçekleştirdiği söz konusu toplantının ilgili bölümüne şahsımı da davet ederek bu ortak televizyon kanalı girişimiyle ilgili olarak talimatlandırdı” ifadelerini kullanmıştı.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ertan Tosun,Şeref Kalaycı, Mehmet Tuntaş,Murat Tokat, Cevat Genç,, Hasanhüseyin Kınıklıoğlu, Nuran Altunel, İnanç Özçakmak, Özgür Semiz, Sibel Çil, Mehmet Karaman, Ertuğrul Dede, Aydın Saffet Özkan, Murat Arslan, Ömer Faruk Gölbaşı, Özcan İzgi, Mustafa Erdoğan hakkında atama kararı

06.07.2019 - 08:23 İHA Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nda açık bulunan İSEDAK ve Uluslararası Kalkınma İşbirliği Genel Müdürlüğü’ne Mehmet Metin Eker, aynı kurumda açık bulunan Genel Müdür Yardımcılığına ise Ertan Tosun’un atanmasına karar verildi. Karara göre, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Bakan Yardımcısı Mithat Cansız görevden alınarak yerine Şeref Kalaycı atanırken söz konusu bakanlıkta açık bulunan Teftiş Kurulu Başkanlığı’na ise Mehmet Tuntaş’ın atanmasına karar verildi. Kararda, Türkiye Elektrik İletim A.Ş. Genel Müdürlüğünde açık bulunan Genel Müdür Yardımcılığı ve Yönetim Kurulu Üyeliğine, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji İşleri Genel Müdür Yardımcısı ve Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş. Genel Müdürlüğü Yönetim Kurulu Üyesi Murat Tokat’ın atanma kararı yer aldı. Söz konusu Karara göre, Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğüne, Maden Tetkik ve Arama Genel Müdür Yardımcısı Cevat Genç atandı. Karara göre, Kültür ve Turizm Bakanlığında açık bulunan Başmüfe

Artistik cimnastikte Ahmet Önder'den gümüş madalya

ALMANYA'nın Stuttgart kentinde düzenlenen Artistik Cimnastik Dünya Şampiyonası'nda halka aletinde İzmirli İbrahim Çolak'ın altın madalya kazanarak bu branşta ülkemiz adına tarihinin en büyük derecesini elde etmesinin ardından yine İzmirli sporcu Ahmet Önder de şampiyonayı gümüş madalyayla tamamladı. Kaynak DHA

Ankara Valiliği'nden Kılıçdaroğlu'na yapılan saldırı hakkında açıklama

Ankara Valiliği, Kemal Kılıçdaroğlu'na şehit cenazesinde yapılan saldırı hakkında açıklama yaptı. Ankara Valiliği, Çubuk’taki şehit cenazesi sırasında bir takım kişilere sopalar dağıtıldığına dair iddiaları doğrulayacak bulguya ulaşılamadığını açıkladı. Ankara Valiliği’nin sosyal paylaşım sitesi Twiiter hesabında yer alan açıklamada, Çubuk ilçesindeki şehit cenazesi sırasında bir takım kişilere sopalar dağıtıldığına dair iddialar üzerine eldeki tüm görüntülerin ayrıntılı bir şekilde incelendiği belirtilerek, "Olay anında görev yapan güvenlik görevlileriyle görüşmeler yapılmış olup, söz konusu iddiayı doğrulayacak herhangi bir bilgi ya da görüntüye ulaşılamamıştır" ifadeleri kullanıldı.